Din bir yaşam biçimidir. Din çoğumuzun katılacağı gibi bir ameldir. Din topluma fayda sağlamak, güzel ve faydalı işler yapmak ve sevgiyle yaşamaktır. Bir insanı dinli yapan şeyin ne olduğu tartışılır fakat çoğumuzun da kabul edeceği şey sevgidir. Allah’ın yarattığı evrene, insanlarına, tüm yaratıklara saygı ve sevgi duymaktır.
Neye Göre Değerlendirmeli?
Evcil hayvanların Allah’ın yarattığına hemfikirizdir. Dolayısıyla onlara karşı da saygılı ve sevgili olmamız bizi dinli yapacaktır. Fakat dinde önemli olan şeylerden biri, bir şeyin ne olmasından çok nasıl hareket ettiğimizdir. Peygamber efendimizin de dediği gibi üstünlük icraatadır. Bu açıdan odaklanılması gereken konudaki evcil hayvanların cinslerinden çok bizim onlarla ne yaptığımızdır. Herkesin de kabul edeceği gibi din de yararımıza olan şeyler sevap, zararımıza olan şeyler haramdır. Bu sebeptendir ki evcil hayvan bakmak arzumuzun bize zarar getirip getirmemesidir asıl konu.
Hangi Şartlarda Hangi Hayvanlar?
Mantıken evde bir timsah beslemenin insana bir tehlike oluşturabileceğinden risklidir fakat evde bir fare ya da bir kuş beslemenin bir zararı dokunmayacaktır. Fakat bizim onlara hangi şartlarda baktığımız daha önemlidir. Örneğin kendimizi hayatta tutacak şartlarımız imkanlarımız fazlasıyla el veriyorsa elbette bir evcil hayvan bakılabilir. Örneğin maddi durum, evin yapısı atmosferi ısısı vs. Fakat komşuların rahatsız olacağı türden çok ses çıkaran bir kuş rahatsızlık yani zarar verecekse bu topluma yapılan bir saygısızlık olabilir. Örneğin hasta komşunun istemeyeceği bir gürültü papağan bakmak doğru olmaz. Ya da bahçenizin olmadığı bir evde, ya da evde dolaşmasına izin vermeyeceğiniz bir tavşana bakmanız tavşana yapılan bir zulüm olur. Bu açıdan hangi şartlarda hangi evcil hayvana baktığınız çok önemlidir.
Kuranda Geçenler
Dini açıdan elbette Kuranın çok büyük bir önemi vardır. Hayvanlarla ilgili ayetlere bakıldığında hayvanların bize helal kılındığı (5:1) onlardan bize fayda geldiği (6:142 / 16:5) Onlarla ilgilenmemiz gerektiği (20:54) onlardan ibret alabileceğimizi (16:66) yazıyor.
